17 Temmuz 2014 Perşembe

BEBEKLE PARIS GEZİSİ Vol 1- BEBEKLE UÇAK YOLCULUĞU


   Nerden başlasam nasıl anlatsam. Ladies and gentlemen welcome on board :)). Biz gezmeyi seviyoruz. Turlarla gezmeyide çok denedik ama olmadı bize göre olmadığını anladık. Birincisi çok prensipliyiz yani otobüsler içinde saatine uymayan, geç kalan insanları beklemeyi sevmiyoruz. İkincisi insanlarla güruh halinde gezmeyide sevmiyoruz. Üçüncüsü bebekle gezerken zaten bebeğe uymak zorundasınız tur programının insanları bekletmemek adına bize uymadığını düşünüyoruz. Bu sebepten kendi otelimizi kendimiz ayarladık,kendi tur programımızı kendimiz yaptık. Ankara Esenboğa havaalanında başlayan uçak yolculuğumuz İstanbul Sabiha Gökçen'den Paris'te Charlde de Gaulle havalimanında sona erdi. Şimdiki tecrübemle kesinlikle direk uçuş seçerim sizede bu şekilde tavsiye ederim.
    Bebekle uçak yolculuğu beni en çok geren şeylerden biriydi ama bu açıkçası korktuğum gibi olmadı. Check-in sırasında bebekli olduğunuzu belirtirseniz onlar size uçağın doluluk oranına göre en uygun koltukları vereceklerdir. 
    Çoğu havayolu şirketi puseti uçağa girişte kabul ediyor. Yani bagajlarla bir verip pusetsiz beklemeye gerek yok. Aynı şekildede puseti indiğinizde geri alabiliyorsunuz. Pusetin ağırlığının ve büyüklüğünün bir önemi yok ancak tek parça katlanabilmesi önemli. Kimi havayolu şirketi puseti koymanız için bir poşet veriyor. En stres yaptığım konulardan biriydi havayolu şirketi bizim puseti kabul edermi? Mağlum quinny buzz 4 biraz heybetli bir puset. Hatta baston puset almayıda çok düşündüm. Kesinlikle bir hata olurdu. Günde yaklaşık 10 km yol yürüdük en rahatı bizim quinnydi. Büyük tekerler,tam yatabilmesi,bebeğin içinde rahat olması(mağlum bebek rahatsa siz rahatsınızdır) Yağmurluk aparatını mutlaka yanınıza almanızı tavsiye ederim buarada.

     
    Kalkış esnasında kullanılmak üzere sizin kemere bağlanılabilen ufak bir kemer daha veriliyor. Kalkış bitene kadar çıkaramıyorsunuz ki bu esnada kullanılabilecek ilgi çekici oyuncaklar çok işe yarıyor. Ayrıca yine basıncı dengelemek ve kulaklara bir zarar gelmemesi adına  kalkış esnasında bebeğe biberon,emzik veya meme vermede fayda var. Bilet satın alırken yemek tercihinde 'bebek yemeği' seçeneği var. İşaretlerseniz havayolu firması sebzeli ve meyveli kavonoz maması bulunduruyor uçakta. Ancak bebek için kaşıkları bulunmamakta, mevcut kaşıkları ise kocaman, kahve için verilen plastik kaşık ise küçük geliyor. Bebeğin kaşığını yanınıza alın derim. Tüm yolculuk ve gezi boyunca yanıma aldığım en akıllıca şeylerden birinin kraft'ın naylon mama önlüğü olduğunu düşünüyorum. Bu mama önlüğünü kirlendikçe ıslak mendille silmem yeterli oldu. Yolculuklar için çok kullanışlı.
Sıvı kotası olarakta sanıyorum bebeklere biraz torpil geçiliyor. Yanınıza bebeğin mamasını, meyve suyunu ve suyunu alabilirsiniz. Ben su olarak hayat suyun bebekler için özel ambalajlı olanını tercih ettim. Ağzı güvenlikli şişe olduğu için sıfır problemle uçağa girdik. 
    Doktorumuzun tavsiyesi uçağa binince bebeği olabildiğince soyun ve ince giydirin dedi. Evet klimalar sebebiyle tam tersini düşünen ben doktorun tavsiyesine uydum ve sadece bir atlet bodyle yolculuk yaptı İpek. Kesinlikle doktorumuz haklıydı. Soyulmayan tüm bebekler bağrış çağrışken bizimkisi hostes ablalarına, yolculara cilve yapma peşindedi. 
    Giderken yanımızda oturan Fransız Bey İpek'i sevdikten sonra eğer önlerde boş yer olursa oraya geçeceğini ve böylelikle bizim daha rahat edebileceğimizi söyledi evet çok ince bir hareketti. Bu sayede İpek uçuş sırasında ara koltukta rahat rahat uyudu. Bu arada uçakta sınırlı sayıda, yolcu sayısından az yastık ve şal bulunmakta. Bu yüzden eğer kullanacaksanız ilk 5 dakika içinde isteyin derim.
    Uçak yolculukları için en büyük ihtiyaçlardan birisi yanınıza bol miktarda bez,alt açma örtüsü ve ıslak mendil almanızdır. Ben anlayamadım basınçlamı ilgili ama canım kızım hiç bir uçağı aksatmadan kendileştirdi maalesef. Birde unutmadan ben yanıma bol miktarda buzdolabı poşeti aldım ki ihtiyaç anında kullanabileyim. 
    Uçağa binişlerde nedense bir panik, bir telaş, bir en önce ben bineyim koşturması var anlamsızca. Giriş hostesinden bebeklilerin ayrıcalıksız!! olduğunu öğrendikten sonra hiç acele etmedim uçağa en son binmeyi tercih ettim. Hem herkes uçağı yakalamış :), yerine yerleşmişti hemde biz bir süreyi daha dışarda geçirebilmiş olduk. İnerkende uçağın boşalmasını bekledim. 
    Fransa'da uçaktan indikten sonra bir süre pusetliler olarak bekletildikten sonra yanlışlıkla pusetlerin bagajlara verildiğini öğrenip bagajları almaya koyulduk. Asla İpek'i kucağımda taşımadım,taşıyamazdım durmaz çünkü. Kangurusu yanımdaydı, iyiki de yanımdaydı. Uçaktan inme, polis ve pasaport kontrol noktası ve bagajları aldığımız yer oldukça uzaktı. Kanguru bana bu aşamada büyük yardımcı oldu. 
    Hiçbirşey korktuğum gibi olmadı aksine kolay oldu bile diyebilirim. Okuyan bebekli aileler: sizede şimdiden keyifli uçuşlar.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder